top of page
  • Yazarın fotoğrafıMüslüman

Ebeveyn – Çocuk İlişkilerine Lokman ve Nuh Gibi Bakmak

Güncelleme tarihi: 15 Nis 2020

Her konuda olduğu gibi çocuklarımızla veya anne-babalarımızla ilişkilerimizde de ifrat-tefrit içindeyiz çoğu zaman.

Ya birer prens-prenses yetiştirmeye çalışılıyor ya dünyaya getirilip sokaklara bırakılıyor.

Çekirdek aile gibi kavramlarla aile daraltılıyor ve anne-baba ilişkileri törpüleniyor.

Evlatlarımızla ilişkilerimizde vasat nedir? İfrattan ve tefritten uzak bir ilişki hangi doğrultuda olmalıdır, aşağıdaki ayetler ışığında herkes kendi değerlendirmesini yapabilir.




Kulağımıza küpe olacak ilk ayet Münafikun suresinden.

Ey iman edenler! Malınız mülkünüz ve çoluk çocuğunuz sakın sizi Allah’ın zikrinden alıkoymasın, kim bunu yaparsa işte onlar kaybedenlerin ta kendileridir.” - Münafikun(63)-9

Şimdi Lokman'ın oğluna öğütlerini okuyalım. Her ebeveynin çocuklarına vermesi gereken ilk dersler.


Lokman(31) – 13/19

13 - Hani Lokman oğluna öğüt vererek "Ey oğlum, Allah'a şirk koşma. Şirk gerçekten büyük bir zulümdür" demişti.

14 - Biz insana anne ve babasını (onlara iyilikle davranmasını) tavsiye ettik. Annesi onu zaaf (zorluğun verdiği zayıflık) üstüne zaafla taşımıştır. Onun (sütten) ayrılması da iki yıl içindedir. Bana ve ana-babana şükret (diye de tavsiye ettik). Dönüş ancak Bana'dır."

15 - Şayet onların ikisi (annen ve baban) hakkında bilgin olmayan bir şeyi Bana şirk koşman için (seni) zorlarlarsa (bu hususta) onlara itaat etme. (Yine de) dünyada (dünya işlerinde yardımcı ol) onlarla iyi-güzel geçin ve Bana 'gönülden bağlı olarak yönelenin' yoluna tabi ol. Sonra dönüşünüz Bana'dır, Ben de size yaptıklarınızı haber vereceğim.

16 - (Lokman öğütlerine devamla şöyle demişti) "Ey oğlum, (yaptığın iş) bir hardal tanesi ağırlığında da olsa ve (bu iş) ister bir kayanın içinde ya da göklerde veya yerde de bulunsa Allah onu (senin karşına) getirir. Hiç şüphesiz Allah Latif'tir (kullarına karşı çok ince-hassas ve lutfedicidir), Habir'dir (her şeyden haberdar olandır)."

17 - Ey oğulcuğum. Namazı kıl, ma'ruf (iyi-güzel) olanı emret, münker (kötü) olandan sakındır ve (İlahi takdirden) sana isabet edene (başına gelene) sabret. Bunlar azmedilmesi (kararlı bir şekilde yapılması) gereken işlerdendir.

18 - İnsanlara karşı (büyüklenerek) yanağını şişirip-yüz çevirme ve yeryüzünde böbürlenerek yürüme. Allah, kendini beğenip böbürleneni sevmez."

19 - Yürüyüşünde mutedil (doğal, abartısız) ol, (konuşurken) sesini de kıs-alçalt (çok yükseltme) eksilt. Çünkü seslerin en çirkini eşeklerin sesidir.


Bir de Nuh'un oğluyla ibret alınası imtihanı var ki gerçek bir sınama. Araçların amaç haline gelmemesi, ifrat-tefrit çizgisi açısından irdelememiz gerekiyor.


Hud(11) – 40/48

40- Sonunda azap ve helak emrimiz gelip de, her yerden sular fışkırmaya başlayınca Nuh’a dedik ki: - Her canlıdan birer çift ve haklarında helak hükmü verilmiş olanlar dışında kalan aileni ve iman edenleri gemiye bindir. Zaten onunla birlikte iman etmiş olanların sayısı çok azdı.

41 - (Nuh) dedi ki "Ona binin. Onun yüzmesi de, durması da Allah'ın adıyladır. Şüphe yok ki benim Rabbim Gafur'dur (çok bağışlayandır), Rahim'dir (rahmetiyle çok esirgeyendir)."

42 - (Gemi) içindekilerle birlikte dağlar gibi dalga(lar) arasında akıp-gitmekteyken, Nuh bir kenara çekilmiş olan oğluna "Ey oğlum (yavrucuğum) bizimle birlikte bin ve kafirlerle beraber olma" diye seslendi.

43 - (Oğlu) "Beni sudan koruyacak bir dağa sığınacağım" deyince (Nuh) dedi ki "Bugün Allah'ın emrinden, Allah'ın rahmetiyle esirgediğinden başkası için (sığınılacak) hiçbir koruyucu yoktur." Ve aralarına dalga girdi böylece o da boğulanlardan oldu.

44 - Ve denildi ki "Ey yer suyunu yut ve ey gök sen de (suyunu) tut." Su çekildi, iş bitirildi, (gemi de) Cudi (dağı) üstüne oturdu ve zalimler topluluğuna "(Yer üstünden) uzak olsunlar" denildi.

45 - Nuh Rabbine niyaz edip-seslenerek "Rabbim, şüphesiz benim oğlum ailemdendir ve Sen'in vaadin de elbette haktır. Sen hakimlerin hakimisin" dedi.

46 - (Allah) buyurdu ki "Ey Nuh, kesinlikle o senin ailenden değildir. Çünkü (onun yaptığı) salih olmayan (kötü) bir iştir. O halde hakkında bilgin olmayan şeyi Benden isteme. Ben sana cahillerden olmamanı (öğütler) tavsiye ederim."

47 -Dedi ki "Rabbim, bilgim olmayan şeyi Sen'den istemekten Sana sığınırım. Ve eğer beni bağışlamaz ve beni esirgemezsen, hüsrana uğrayanlardan olurum."


Aile ve evlatlarla ilgili bir kaç ayete daha bakalım. Yorum gerektirmeyecek kadar açık ve net ayetler. Lütfen derin derin düşünerek okuyun ve kendi davranışlarınızla karşılaştırın.

"De ki: “Gelin, size Rabbinizin neyi haram/dokunulmaz kıldığını bildireyim: Allah’a hiçbir şeyi eş ve ortak koşmayın,1 anaya babaya iyi davranın,2 fakirlik korkusundan dolayı çocuklarınızı öldürmeyin. Zira sizin de onların da rızıklarını veren biziz! Utanç verici her hayâsızlığın açığından ve gizlisinden uzak durun.4 Allah’ın dokunulmaz kıldığı cana haksız yere kıymayın.5 İşte, bütün bunları Allah, size emrediyor. Umulur ki aklınızı kullanırsınız.” - Enam(6)-151


"İyi bilin ki sahip olduğunuz mallarınız ve evlatlarınız bir imtihan aracıdır. Allah katında ise büyük mükâfat vardır." - Enfal(8)-28


"De ki: - Babalarınız, çocuklarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, akrabalarınız, biriktirdiğiniz mallarınız, kesat gitmesinden korktuğunuz ticaretiniz, hoşnut olduğunuz evleriniz eğer size Allah’tan, onun Elçisinden ve Allah yolunda cihat etmekten daha sevimli ve önemli ise Allah’ın emri (davanıza sahip çıkmamanın getireceği kötü sonuçları başınıza) gelene kadar bekleyin! Zira Allah fasık/yoldan çıkan bir toplumu amacına ulaştırmaz." - Tevbe(9)-24


"Onların mallarının ve çocuklarının çokluğu seni imrendirmesin. Zira Allah bunlarla onlara dünya hayatında sıkıntı/azap çektirecek ve sonunda kâfir olarak geberip gitmelerini istiyor." - Tevbe(9)-24


"Hani İbrahim şöyle demişti: “Rabbim! Bu beldeyi güvenlikli kıl; beni ve oğullarımı, hepimizi putlara tapmaktan uzak tut!" - İbrahim(14)-35


"Rabbin, kendisinden başkasına kulluk etmemenizi ve ana babaya iyi davranmanıza hükmetmiştir. Eğer, onlardan biri veya her ikisi senin yanında ihtiyarlayacak olurlarsa, onlara “Öf” bile deme! Onları azarlama. Onlara gönül alıcı güzel söz söyle." - İsra(17)-23


"Dahası onlara şefkatle tevazu kanadını ger ve şöyle dua et: “Rabbim, onlar küçükken nasıl beni merhametle besleyip büyüttülerse şimdi de sen onları merhametinle kolla!" - İsra(17)-24


"Rabbiniz, ana babanıza hangi niyetle davrandığınızı çok iyi bilir. Eğer Salih kimseler olup iyi davranırsanız, şüphesiz O; kendisine yönelenler için tarifsiz bir bağışlayıcıdır."- İsra(17)-25


"Sahip olduğunuz mal ve evlat şu dünya hayatının geçici süsleridir. Asıl kalıcı olan iyi ve güzel davranışlarsa Rabbinin katında sevapça daha hayırlı ve ümit bağlamaya daha layıktır." - Kehf(18)-46


"Öyleyse ey insanlar, Rabbinize karşı gelmekten sakının ve ne evladın babaya ne de babanın evladına bir fayda sağlayamayacağı o günün dehşetinden korkun! Bilesiniz ki Allah’ın vaadi mutlaka gerçekleşecektir, o halde geçici dünya hayatı sizi aldatmasın. Bir de o çok aldatıcı sizi Allah ile aldatmasın!" - Lokman(31)-33


"Bilin ki; dünya hayatı, oyundan, eğlenceden, süs ve gösterişten, birbirinize karşı övünmeden, daha çok mal mülk ve evlat sahibi olma arzusu ve hırsından ibarettir. Bu dünya hayatı bir yağmur gibidir ki bitirdiği bitkiler çiftçilerin pek hoşuna gider. Derken bir de bakarsın ki sararıp solmuş kuru ot ve saman haline gelmiş. Ahirette ise ya şiddetli bir azap veya Allah’tan bir bağışlanma ve hoşnutluk vardır. Evet, bu dünya hayatı, aldatıcı ve geçici bir hazdan başka bir şey değildir. - Hadid(57)-20


"Allah’a ve ahiret gününe gerçekten iman eden bir topluluğun; kendi öz babaları, çocukları, kardeşleri veya aşiretleri dahi olsa, Allah’a ve Elçisine meydan okuyan kimselere karşı candan bir sevgi beslediklerini göremezsin. Çünkü Allah, onların kalplerine imanı yerleştirmiş ve onları katından bir vahiyle desteklemiştir. Allah, bunları tabanından ırmakların çağladığı cennetlere yerleştirecek ve orada kalacaklardır. Zira Allah onlardan razı olmuş onlar da Allah’tan razı olmuşlardır. İşte Allah’tan yana olanlar bunlardır. İyi bilin ki kurtuluşa erip umduklarına kavuşacak olanlar sadece Allah’tan yana olanlardır." - Mücadele(58)-22


"Zira kıyamet günü, ne akrabalarınız ne de çocuklarınız size hiç bir fayda sağlamayacaktır. Ve Allah yaptıklarınıza göre aranızda hüküm verecektir. Çünkü Allah bütün yapıp ettiklerinizi görmektedir." - Mümtehine(60)-3


14 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page